Konu: Havuz Su Dezenfeksiyonu ve Oksidasyonu
Tarih: 9.04.2021
Yazan: Tekno Havuz & SPA
Havuz Su Dezenfektanları, Dezenfeksiyon, Oksidasyon ve Kimyasal Tanımlar

Havuz suyunda bulunabilecek insan sağlığı için zararlı bakteri ve diğer mikro organizmaların çok çabuk ve sürekli olarak yok edilmesini sağlayacak, sağlığa zararsız hale getirilmiş kimyasal maddelerin uygulanmasına, dezenfeksiyon denir.
Tekno Havuz olarak burada şunu vurgulamak isteriz: havuzda esas olan filitrasyondur. Dezenfektanlar filitrasyon sistemine destek olurlar. Yoksa hiçbir zaman filitrasyonun görevini yerine getiremezler. Ayrıca her kimyasal madde gibi havuz kimyasalları da kararında kullanılır ve de kullanım şartlarına riayet edilirse, zararsızdır. Aşırı kullanım ve kullanım talimatına uygun olmayan kullanımlarda kesinlikle zararlıdır. Havuz kimyasalları mutlaka bilinçli kullanılmalıdır.
AMAN DİKKAT !!!
- Kesinlikle bilmediğiniz kimyasalları havuzda kullanmayınız
- Kulaktan dolma bilgilerle zirai ilaçları havuz dezenfeksiyonu olarak kullanmayınız. Bu tür uygulamalar sonu ölümlere varan sonuçlara yol açabilir.
- Son tüketim tarihi geçmiş kimyasalları kullanmayınız
- Kimyasallarınızı havuza günlük olarak azar azar ilave ediniz. Haftalık, topyekün aşırı kimyasal kullanımı kesinlikle yapmayınız
- Kimyasal kullanmadan önce mutlaka öncelikle havuzda ölçüm yapınız. Suyunuzun değerlerini ölçmeden kimyasal uygulaması yapmayınız.
Kimyasalları birbirine karıştırmayınız, her havuz kimyasalını ayrı ayrı ve en az 15’er dakika aralıklarla uygulayınız- Havuza kimyasal uyguladıktan sonra en az 3 saat havuzu kullanmayınız
- Sızıntı yapan kimyasal kaplarını hemen değiştiriniz
- Kimyasal kaplarını birbirinden aralıklı olarak istifleyiniz ve muhafaza ediniz
- Havuz kimyasallarını başka kimyasallarla yan yana koymayınız
- Kimyasalları kullanmadığınız zaman açıkta bırakmayınız
- Kullanmadığınız zaman kimyasalların ağzını kapalı tutunuz
- Etiketsiz kimyasalları satın almayınız ve kullanmayınız
- Kimyasalları sadece orinal kaplarında saklayınız. Genel kullanım amaçlı su kabı, yemek kabı, vs. kaplara kesinlikle kimyasal koymayınız, bu kaplarda kimyasal muhafaza etmeyiniz
- Kimyasalları her zaman kilitli ama sürekli havalandırılan bir odada, özellikle çocukların ulaşamayacağı bir yerde saklayınız
- Kimyasalları serin ve güneş görmeyen bir kilitli yerde saklayınız. Direkt güneş ışını, kimyasalların ısınıp gazlaşmasına ve patlamalara neden olabilir.
- Kimyasalları uygularken mutlaka gözlük, maske ve eldiven takınız
- Kimyasalları uygularkan yüzünüzü yaklaştırmayınız, buharlarını ve kokusunu solumayınız.
- Havuz kimyasallarını uygulamayı bilmiyorsanız, mutlaka bir havuz operatöründen eğitim alınız.
Dezenfeksiyon ile zaralı olarak tanımlanan virüs ,bakteri, mantar, küf ve alglerin (yosun şeritleri) ve çoğalması engellir. Bu canlılar suyun kendisinde olabileceği gibi, havuzu kullanan yüzücüler tarafından ya da çevreden suya bulaşabilir. Uygulama ile bu canlıların tamamen yok edilmesi yada sayılarının kabul edilebilir bir seviyeye çekilmesi amaçlanır.
Mikroorganizmaların çoğu zararsızdır. Fakat eğer yüzme havuzunda zararlı bir mikroorganizma var ise, su zararlı mikroorganizmaların insandan diğer insana geçmesi için en uygun ortamdır. Dezenfeksiyon olarak iyi kontrol altında tutulan tüm havuzlarda viral enfeksiyonların yayılması engellenmiş veya minimuma indirilmiş olacaktır. Burun, geniz ve solunum yollarında meydana gelen enfeksiyonlar daha ziyade genel kullanım amaçlı kalabalık havuzlarda oluşmaktadır. Fakat bu tip enfeksiyonların kaynağı suyun kendisinde aranılmasına rağmen daha çok, hava yolu ile taşınan virüsler ile alınan enfeksiyonlardır.
En tehlikeli 2 virüs cryptosporidium ve giardia ‘dır. Bunlar her türlü dezenfeksiyona karşı dirençlidirler. Bu organizmalar daha çok hayvanlarda bulunduğu saptanmıştır. Bu tip organizmalar daha önce de belirtildiği gibi kalabalık ve genel kullanım amaçlı, iyi dezenfeksiyon yapılmayan havuzlarda rastlanmaktadır.
Bu mikroskopik protozoalar her ne kadar, her türlü dezenfeksiyona karşı direnç gösterseler bile yüzme havuzu suyunun iyi filtre edilmesi halinde, havuz suyundan elemine edilmesi mümkün olmaktadır.
Yüzme havuzunda yüzen kişilerden gelen başka kirlilikler de söz konusudur. Bunlardan en önemlisi vücut terlemesinden kaynaklanan nitrojen ve idrar karışımından oluşan Ammonia’dır. Bu tip istenmeyen kimyasal oluşumlar havuz suyundan ya kimyasal metodlarla, yada taze su ilavesi ile giderilir. Özellikle ozon ilavesi ile sudaki bu tür kirlilikler okside edilerek uzaklaştırılmaktadır. Bu amaçla Tekno Havuz ozon jeneratörleri kullanılmaktadır.
Yosunlar ise mikroorganizmalara göre zararsız olup, genelde hastalık yapmazlar. Fakat kendileri özellikle bakteriler için bir barınma ortamı oluştururlar. Kimyasalların bu bakterilere etki etmesini engellerler.
Yosun, akarsu, nehir, göl, yer altı suları,…gibi tüm doğal sularda oluşur ve yaşar. Bu tip sularda her türlü yosun rengini görmek mümkündür.
Yosunlar, havuz suyunun bulanık ve bulutlu görünmesine neden olan başlıca sebeplerden biridir. Aynı zamanda havuz çevresinin kaygan olmasına sebep olacağı için de tehlike arz eder.
Dezenfeksiyon sisteminin düzenli uygulanması halinde yosunun üremesi bir miktar kontrol altına alınabilecektir.
Yosun üremesine karşı ilaveten, yosunla mücadele kimyasallarından Tekno Havuz Anti Algea veya Algeaknockout ürünleri kullanılır. Yosun önleyiciler ile havuzun taban ve duvarlarının yüzeyinde ince bir perde oluşur ve yosunun havuz duvarlarına tutunup burada büyümesi engellenir.
Güvenilir ve yeterli miktarda kimyasal kullanımı ile havuz suyu güvenilir temizliğe kavuşa
cak, suda oluşmuş veya oluşacak bakteriler yok edilecektir. Bu amaçla Tekno Havuz kimyasallarını tercih ediniz.
Dezenfeksiyonu ile aşağıdaki hususların dikkate alınmalıdır:
- Havuz suyu potansiyel zararlı mikroorganizmalardan korunmalı
- Havuz suyunda yosun oluşması engellenmeli
- Havuz suyu hiçbir şekilde havuza girenleri rahatsız etmemeli ve zehirlememeli
- Havuz suyunun ağza alınması halinde sevimsiz kötü ve tatsız bir su niteliği taşımamalı
- Temiz görünümlü olmalı ve kötü kokmamalı
- Havuzda yüzen kişi suyun sağlık açısından güvenilir olduğunu bilmeli ve memnun olmalıdır.
1. DEZENFEKTANLAR :
Dezenfektan olarak en sık kullanılanlar klor bazlı kimyasallardır. Klor dışında başka kimyasallarda kullanılabilir.
- Sıvı Sodyum Hipoklorit (yüksek pH değerine sahiptir ve stabilizatör içermez)
- Kalsiyum Hipoklorit toz veya tabletleri
- Kloroizosiyanurat toz veya tabletleri
- Elektrolitik hipoklorit üretici (sudaki tuzun elektrolizi ile klor üretip suya veren)
- Klor gazı
- Brom
Kimyasallar dışında ozon ve UV ışınları da dezenfeksiyon amacı ile kullanılmaktadır.
Klor bazlı kimyasallarda dezenfektan etkisi gösteren suda serbest hale geçen klor iyonlarıdır. Serbest klor ya buharlaşarak sudan ayrılır yada sudaki organik maddelerle birleşerek, hiçbir dezenfeksiyon etkisi olmayan bağlı klor formuna dönüşür. Suda organik materyal ne kadar fazla ise o bağlı klor oluşma yüzdesi o kadar artacaktır.
1.1. SERBEST KLOR ÖLÇÜMÜ:

DPD1 olarak adlandırılan tablet yada check strip olarak adlandırılan şeritler ile ölçülür.
DPD1 tableti içinde NN-Diethyl Phenylene Diamine Sulphate vardır. Buda serbest klor ölçüm rengini verir.
Temiz test tüpü, ölçülecek su ile çalkalanır, boşaltılır ve içerisine DPD1 tableti konulup, ölçülecek olan su ile 10 ml. doldurulur. Daha sonra tablet iyice eriyinceye kadar çalkalanır. Oluşan rengin karşılaştırılması ile “serbest klor“ miktarını bize mg/lt (ppm) olarak verecektir.
Test şeridinde ise, şerit havuz suyuna daldırılır 10 saniye beklenir ve çıkartılır. Oluşan rengin karşılaştırılması ile “serbest klor“ miktarını bize mg/lt (ppm) olarak verecektir.
Bunların dışında elektronik cihazlarla da doğrudan dijital ölçüm yapılabilmektedir.
1.2. BAĞLI KLOR (KLORAMİNLER) :
Genel olarak klorun türevlerine (değiştirilmiş şekillerine) “ bağlı klor” denmektedir.
Serbest klor birleşikleri amonyak ve üre ile birleştikleri zaman :
HOCl + NH3 = NH2Cl + H2O
Hypoklorik asit + amonyak = Monoklor + su
NH2Cl : Monoklor
HOCl+ NH2Cl = NHCl2 + H2O
NHCl2 : dikloramin
HOCl + NHCl2 = NCl3 + H2O
NCl3 : Trikloramin
Yüzücülerin en fazla rahatsız oldukları göz ve cilt rahatsızlıklarıdır .
Bunların hepsi yukarıdaki reaksiyonların sonucunda meydana gelmektedir..
Trikloramin (nitrojen triklorid) son reaksiyon olarak bilinen bir maddedir. Bu madde gaz halindedir ve su yüzeyinden yukarıya çıkar ve havaya karışır. Son derece kötü ve ağır klor kokan bir gazdır.
Kötü kokan bu gaz hem sağlık problemleri yaratır ve hem de yüzücüleri rahatsız eder. pH’nın 5 civarında olması halinde, bu kimyasal reaksiyonlar işlevlerini tamamlayamaz, sadece küçük reaksiyonlar oluşur.
DPD testinde mono ve dikloraminler DPD3 test tableti ile ölçülebilir.
Ölçüm tüpün içerisine ilk önce DPD1 konarak serbest klor ölçülür. İçerisinde DPD1 bulunan aynı suya bu kere DPD3 ilave edilir. Böylece, toplam klor miktarı mg/lt (ppm) olarak bulunur. Bağlı kloru bulmak için aşağıda tarif edilen formül uygulanır .
Bağlı Klor = Toplam Klor – Serbest Klor
Önemli not: DPD3 test tabletinde potasyum iyodit vardır. Bu yüzden daha sonra yapacağınız test için ölçüm aleti çok iyi temizlenmelidir. Aksi takdirde yeni test yanlış sonuç verebilir.
Bir çok kişi bu yüzden DPD1 serbest kloru ayrı hücrede hazırlar ve daha sonra bir başka hücreye transfer edip üstüne hazırlanmış DPD3 ilave ederek potasyum iyoditin’in ilk kullanılan test aletine bulaşması engellenir.
Serbest klor (HOCl veya OCl ) en önemli ölçümdür. Her genel ölçümde, tüm havuzlarda serbest klor miktarı 1.0 mg/lt düzeyinde bulunmalıdır. Serbest klor bağlı klora göre pratikte 2:1 olmalıdır. Örneğin serbest klor 1.5 mg/lt ise, bağlı klorun ölçülen değeri en fazla 0.75 mg/lt olmalıdır. Yüzme havuzlarında tercih edilen bağlı klor miktarı idealde 0.2 mg/lt dir.
Spa havuzlarında, su ısıtıldığından ve türbülans da fazla olduğundan serbest klor kaybı yüksektir. Bu nedenle suya baştan 3 - 5 mg/lt serbest klor elde edilecek şekilde ilave yapılır. Bu şekilde hızlı eksilme ile kritik sınırlara inilmesi önlenmiş olur.
2. PH KONTROL
pH’nın logaritmik değeri 0 ile 14 arasındadır.
pH‘nın 7.0 olması suyun nötr olduğunu ifade eder. Havuz suyunun pH değeri 7.0’ın üzerinde ise su, alkali (bazik) karakterdedir.
pH’nın 7.0 ın altında olması halinde asit bileşiklerinin suda daha fazla bulunması demektir.
Havuz sularında en iyi durum suyun hafif alkali olmasıdır. Genel olarak pH aralığı 7.2–7.4 ifade edilebilir. Brom kullanılan havuzlarda pH değeri 7.2-7.8 olabilir.
Şayet pH değeri 8.0 veya daha yüksek ise dezenfeksiyonun etkinliği olukça düşecektir. Suda bulutlanma görülecek ve bu şekilde devamlı çalışırsa havuz duvarlarında ilave tabaka oluşacaktır.
pH’nın 7.6 değerinden yüksek olması ve yüzücülerin suda uzunca süre kalmaları halinde tırnakları yumuşayabilir, saçları kırılabilir ve suda ağır bir koku oluşur.
pH çok düşük ise, yüzen kişilerin gözleri kızaracak ve yanma hissi duyacaklardır. Deride kızarma oluşacaktır. Eğer havuz fittingsleri metal ise üzerlerinde korozyon oluşacaktır.
pH değerinin çok oynamaması için suyun ALKALİNİTE değerinin 100 mg/lt seviyesinde tutulmasında yarar vardır. Dengeli su; karbonat, bikarbonat ve hidroksitlerin çözülmesi ile oluşacaktır. Alkalinite değeri bu seviyede tutulduğunda pH’nın mümkün olduğunca değişime dirençli olmasını sağlayacaktır.
pH ölçümü klor ölçümünde olduğu gibi tablet yada şerit test kitleri ile yada elektronik aletler kullanılarak yapılır. pH ölçümünde tablet olarak Phenol Red tabletleri kullanılır.
2.1. ALKALİNİTE :
Sudaki tüm alkali tuzlarının ölçülmüş olan toplam değeridir. Başka bir ifade ile karbonatlar, bikarbonatlar ve hidroksitlerin birim su hacmindeki miktarıdır. Logaritmik ölçüde değerlendirilen pH değeri ile karıştırılmamalıdır. pH, suyun asidik mi? nötür mü? yoksa bazik mi? olduğunu gösterir.
Alkalinitenin yüksek olması, aynı zamanda suyun pH’sının çok fazla değişmeye dirençli olması demektir. Bir yüzme havuzundaki en uygun ve optimum alkali değeri 100 mg/lt’dir.
Alkalinitenin 200 mg/lt seviyelerine yükselmesi halinde sudaki pH ayarlanması zor olacak ve havuzun suyu bulanıklaşacaktır.
Alkalilik değeri düşük ise; yükseltmek için NaHCO3 SODYUM-Bİ-KARBONAT kullanılmalıdır. Bu kimyasallar alkaliliği arttıracağı gibi pH’yı da etkileyecektir .
Na2CO3 Sodyum karbonat ta kullanılabilir. Fakat Na2CO3 alkaliliği arttırmasıyla birlikte pH’yı da yükseltir.
Alkaliniteyi düşürmek ve aynı zamanda yüzücülerin sağlığına zarar vermemek için asit karakterinde geliştirilmiş iyi maddeler vardır. Örneğin Tekno Havuz pH- DÜŞÜRÜCÜ suyun alkalinitesini çok değiştirmeden pH’yı düşürür.
2.2. YOSUN MÜCADELESİ
Havuzlarda yosun oluşması hiç istenmeyen bir şeydir. Yosun bakteriler için barınma ve besin ortamı oluşturduğu gibi, havuz kenar bordürü, tabanı ve duvarlarında birikmesi yüzücüleri tehlikeye sokan kayganlık yaratmaktadır.
Suyun yeşillenmesi ve berraklığının kaybolmasına sebep olması da eklenince yosun mücadelesinin önemi artar.
Dezenfeksiyonun önde gelen maddelerinden klor ve brom yosun oluşmasını engelleyen etkiye sahiptir.
Suyun ideal pH değerlerinde tutulması da yosunlaşmaya mani olacaktır.
Bu maddeler düzgün ve yeterli bir şekilde kullanıldığı halde, yosun öldürücü kimyasallara ihtiyaç olmayabilir.
Yosun mücadelesinde, doğrudan kullanımda insan sağlığına zararlı özel kimyasallar kullanılmaktadır. Bu nedenle uygun konsantrasyonlarda hazırlanmış yosun önleyiciler kullanılmalıdır.
Yosun oluşması halinde şok klorlama yapılmalı. Duvarlar fırçalanmalı ve vakum süpürgesi ile dip temizliği yapılmalıdır.
Serbest klor veya serbest brom bakiyesi yeterli düzeye getirilmelidir.
Yosun mücadelesinde kullanılacak kimyasal maddeler için Tekno Havuz kullanma talimatındaki değerler uygulanmalıdır.
Elektro-fizik (Bakır-Gümüş iyonizasyonu ) sisteminde, suya geçen bakır iyonları etkisi ile yosun mücadelesi yapılmaktadır.
2.3. TOPAKLAMA=ÇÖKTÜRME ( FLOkülasyon )
Kum filtrelerinde; kum taneciklerinin iriliğine, kum yatağının kalınlığına, filtreden geçirilen su hızının yüksekliğine ve kir tane boyutunun küçüklüğüne bağlı olarak kirli suyun temizlenme derecesi değişir, bu duruma bağlı olarak kirli suyun bir kısmı kum yatağından sıyrılıp tekrar havuza dönebilir. Bu gibi hallerde havuz suyu devamlı olarak bulutlu veya dumanlı gibi görünür. Bu çok küçük kir tanelerinin filtre kumu tarafından tutulabilmesi için çare, bunları daha iri topaklar haline getirecek şekilde birleştirerek kum yatağında tutulabilecek ölçüde irileştirmektir.
Sirküle edilen havuz suyundaki çok küçük kir taneciklerinin filtrede tutulamadan tekrar havuza dönmesine mani olmak için bu taneciklerin birbiri ile topaklanarak filitrede tutulması işlemine çöktürme yada topaklama (flokulasyon) denir.
Bu problem daha çok açık havuzlarda ve dış etkenlerden dolayı sıkça görülecektir. Yağmurun ve rüzgarın getirdiği toz ve çamur, sporlar, böcekler ve hatta yüzücülerin ayakları ile taşınan toprak ve beraberindeki diğer maddeler dış etmen olarak sayılabilir.
Topaklama ya alüminyum sülfat gibi maddelerle veya elektro-fizik sistemde ki BAKIR iyonizasyonu ile sağlanır. Suda ki alüminyum sülfat veya bakır iyonları sudaki kirleri birleştirerek irileştirir ve filltrenin etkinliğini arttırırlar.
Bununla birlikte azotlu maddelerin, yağların yok edilmesi için bir oksidan maddenin havuz suyuna ilave edilmesi gerekir.
En iyi oksidan maddeler: Klor veya Brom ' dur. Çöktürücüler ise;
ALUM ..(aluminyum sulfat)
PAC …..(polyaluminium chloride veya aluminium hydroxychloride)
PASS…..(polyaluminium sulpho silikat)
SODYUM ALUMINATE
DEMIR III CHLORIDE HEXAHYDRATE
DEMİRIII SULPHATE
Bu maddelerin tümü su içerisinde aynı şekilde davranırlar. Hepsi suyun içinde jelatin gibi dağılırlar.
Alüminyum esaslı topaklayıcı bileşikler pH değeri 6.5 – 7.2 arasında olan sularda ideal kullanımlı bileşiklerdir.
Demir tuzları ise 6.5 -7.5 pH değerli sularda iyi netice verirler .
Ancak demir tuzları havuzun içersinde pas lekesi oluşturacak kalıntılar bırakabilir. O yüzden demir bileşenlerinin topaklayıcı olarak kullanımı yaygın değildir.
En fazla kullanılan topaklayıcılar poly tipi PAC ve PASS gibi elektronlardır. Havuz suyunda bulunan kir partikülleri negatif elektrik yüklüdürler . Poly elektrodlar ise (Katyonik’tir) pozitif yüklüdürler. Aksi adlı kutupların birbirini çekme prensibi ile, topaklayıcılar kir tanelerini kendilerine çekerek fiziki büyüme sağlarlar ve filtrenin kum yatağında tutulurlar. Katyonik poly tip elektronlarda ilave olarak başka avantajlar vardır. Tavsiye edilen miktarda topaklama malzemesi kullanılması halinde, yosun ve bakterilerin büyük bölümü filtreden geçemez. Örnek olarak Cryptosporidium ve Guardia, insana bulaşan bakterileri filtrede topaklama yolu ile tutma imkanı vardır.
Topaklaşmış kir tanelerinin pompadan geçerken fan kanatlarında tekrar parçalanması ihtimali yoktur.
Şayet çöktürücüler, doğru pH aralığındaki suya ve doğru oranlarda Tekno Havuz dozaj pompası ile kesintisiz olarak verilirse, suyun berraklaşmasında son derece iyi sonuç alınacaktır.
2.4. KALSİYUM SERTLİĞİ :
Suyun içinde bulunan kalsiyum ve magnezyum tuzlarının miktarıdır. Bu tuzların oranı suyun yumuşak veya sert olmasını sağlar.
Yumuşak su 50 mg/lt den az CaCO3 tuzu içeren sudur.
Sert su 300 mg/lt den yüksek CaCO3 tuzu içeren sudur.
Yumuşak su kalsiyuma açlığı sebebi ile yüzme havuzlarındaki kaplama derzlerinin aşınmasına neden olur. Havuzun çok yumuşak su ile doldurulması ve daha sonra ters yıkamalarda yumuşak su ile eksiğinin tamamlanması, bu döngüyü devam ettirecektir.
Bu tip yumuşak su bulunduran havuzun, filitrasyon sistemi çalıştırılmaya başlatılmadan önce suyundaki CaCO3 miktarı en az 200 mg/lt ye kadar arttırılmalıdır. Bu sertliği arttırmanın tek yolu suya KALSİYUM KLORİD katmaktır. Kalsiyum klorid suda çok hızlı çözünebilen bir malzemedir. Aynı zamanda sudaki klor iyonlarını da arttırır ve toplam çözünemeyen katı partiküllerini de bertaraf eder.
Suyun yüksek değerde yani 1000 mg/lt ye kadar kireç sertliğini dengeleyebileceği bilinir.
Eğer sert suyun kalsiyum değeri düşürülmek isteniliyorsa , en doğru yol havuzdan önemli miktarda suyun boşaltılması ve yerine yeni yumuşak su konmasıdır .
Kalsiyum sertliği ölçümü:
Genellikle kalsiyum sertliğinin tespiti photometrik ölçüm yada tablet testi ile yapılır. Kolay ve ucuz metot tablet sayım metodudur ve en fazla kullanılan bu metottur.
Lovibond kalsiyum sertlik tabletleri, 50 ml suya tek tek atılır ve eritilir. Suya atılan tabletler suyun rengini pembe renge çevirince tabletlerin sayısı belirlenmiş olur. Sayılan tablet adedi aşağıdaki formülde yerine koyarak sonuç hesaplanır.
(sayılan tablet sayısı X40) – 20 = CaCO3 Kalsiyum sertliği (mg/lt)
2.5. SÜLFAT:
Yüzme havuzlarında gereğinden fazla sodyum-hipoklorit veya kalsiyum-hipoklorit kullanımı, pH değerinin düzeltilmesi için kullanılan kuru asit ve çöktürücülerin fazlalaşması ile SÜLFAT oluşacaktır. Havuzlarda kabul edilebilecek en yüksek sülfat miktarı 360 mg/lt değerinde olmalıdır .
Sülfat değerinin artması betonarme havuzlarda seramik veya cam mozaik derzlerinin çözünmesine neden olur.
2.6. SİYANURİK ASİT (CYANURİC ACİD):
Siyanurik asit, havuz sularında klorlu isocyanurate türünde (stabilizatörlü klor) dezenfektan maddeler kullanma sonucunda oluşur. Bu tip klorlarda, klor molekülleri dezenfeksiyon sağlarken, siyanurik asit klorun buharlaşıp uçmasını geciktirir. Siyanürik asit molekülleri zamanla sudan filtreye geçer ve orada birikir. Zamanı gelince filtre doğru bir şekilde ters yıkama yapılmaz ise, birikimin 150 mg/lt’den fazla olması halinde Klor Kilitlenmesi denilen kloru ölçememe problemi doğar. Ayrıca su son derece cansız ve donuk bir görünüm kazanır.
Bu değer, daha çok klor kullanımında ters yıkama yapılmakta gecikilen sıcak havalarda oluşur. Sudaki 30-50 mg/lt siyanurik asidi daha düşürmek istenirse, bir miktar taze su ilavesi yapılmalıdır. Şok klorlamalarda, zaman içerisinde siyanurik asitin artmaması için, sodyum hipoklorit kullanılması tavsiye edilir.
2.7. TDS TOPLAM ÇÖZÜNMEMİŞ PARTİKÜLLER:
TDS (Total Dissolved Soil) kısaltılmış adı olan toplam çözünmemiş partiküllerdir. TDS, çözünemeyen katı bileşiklerin toplamıdır. Sert sular ve diğer kimyasalların birleşmesinden de oluşur. Eskiden havuzda bulunan tüm kimyasalların etkileşimi, birinden diğerine geçişi izlenirdi.Bir kimyasaldan öbürüne geçiş süresi tesbit edilir veya suda ne kadar kaldığı ve miktarı ölçülürdü. TDS denilen elektrolik ölçme cihazı sayesinde sudaki Toplam Çözünemeyen Katı Partiküller ölçülür. Bu cihaz suyun elektrik geçirgenliğini ölçerek, bulduğu değeri mg/lt‘ ye çevirir. Buna kısaca TDS değeri diyoruz.
Çözünemeyen sert tuzlar ve/veya diğer tuzlar 50-500 mg/lt arasında olabilir.
TDS değeri, suda devamlı evaporasyonla tuzların artması sonunda yükselir. Değişken sertliği de ile artar. Ayrıca yağmur ile dışarıdan gelen kimyasal maddeler ve rüzgarın taşıdığı her türlü polen ve diğer tozlar suyun TDS değerini oluşturan çeşitli partiküllerdir. Keza, klorit ve sülfatlar da bu TDS artmasına en büyük nedendir. TDS değeri 1000 mg/lt ile 3000 mg/lt arasında olabilir. Bu değeri en çok 1500 mg/lt ye kadar müsaade etmek en iyi sonucu sağlar. Bu değerin üzerinde olması halinde tek çözüm ters yıkama yapmak ve suyu kısmen tazelemektir. Kısmen taze su ile değişim bu değeri düşürecektir .
Havuz suyunda olması gereken TDS değeri, şebeke suyundan 1000 mg/lt kadar daha fazla olabilir. Örneğin havuzun besleme suyunun TDS değeri 400 mg/lt ise havuzun suyu 1400 mg/lt olabilir. TDS değeri yüksek olan havuz suyuna, sadece düşük TDS değerli, sudan ilave edilerek havuz suyunun da TDS değeri düşürülebilir.
TDS değeri 3000 mg/lt‘ ye gelmiş olan su “ tuzlu su“ olabilir.
Yüksek TDS , elektrik akımını geçirir. Tam korozif etki gösterir ve havuz suyunun görüntüsü bulanık olur.
3. UYGULAMA
Çöktürücü (topaklayıcı) hariç tüm kimyasal uygulamaları pompa çalışırken yapılır. Kimyasal, bir kapta havuz suyu ile seyreltildikten sonra derin kısma serpilerek verilir. Yada Tekno Havuz tarafından önerilen dozlama makineleri kullanılır. Dozlama makineleri kullanılması kesinlikle önerilir. Güvenlidir ve havuzda her an istenilen kimyasal seviyesi garanti edilir. Kimyasal, tam otomatik yada mekanik dozlama makineleri ile makine dairesinde filtre önünden verilir. Kimyasal, basma nozullarından havuzun her yerine eşit olarak dağılır. Böylece kimyasal dengesi daha kısa sürede ve daha etkin sağlanır. Kimyasal havuz suyuna eşit olarak dağıtılmış olur. Kimyasal sarfiyatı azalır.
Havuzunuzda bu tarz problemler yaşamamak için kaliteli hizmet veren, deneyimleriyle sektörde en çok bilinenler arasında yer alan Tekno Havuz firmamız ile iletişime geçebilirsiniz.
Tekno Tasarım ve Yapı Teknik A.Ş., 20 yılı aşkın bir tecrübe ile 10 farklı ülkede ve Türkiye’de 50’den fazla ilde projeler gerçekleştirmiştir. Aynı zamanda Aquacity Malatya’nın (www.aquacitymalatya.com) sahibi ve işleticisidir. Dolayısı ile sektöründe müşterilerine en doğru çözümleri sunma, en sorunsuz imalatları yapma yönünde lider firmadır. Gerek referansları, gerekse kardeş şirketi ile aynı zamanda sektörde müşteri tarafında da yer alması, bu kabiliyetinin göstergesidir. Siz değerli müşterilerimiz www.teknohavuz.com’dan iletişim formunu doldurarak, tekno@teknohavuz.com’dan bize mail atarak yada İstanbul bölge ofisimiz için 0216 661 44 37 – 0545 661 44 37 – 0530 281 88 91 numaralarından, Malatya Bölge Ofisimiz için 0422 323 44 82 – 0530 281 88 96 numaralarımızdan bize ulaşabilirsiniz. Tekno Havuzla çalışın, başınız ağrımasın